
Şarap denildiğinde aklınıza ilk gelen şey ileri teknoloji ve uzay üssü gibi kontrol odaları olmaz. Ama Kaliforniya’daki Napa Vadisi’nde öyle bir şarap üreticisi var ki, bunların hepsini ve daha fazlasını aklınıza sokabillir. Palmaz Vineyards ismindeki bu firma, Arjantin’den göç etmiş Palmaz ailesine ait. Aile 2,5 kilometrekarelik bir alana kurulmuş olan şarap tesisini 90’ların ortasında satın almış. Ne yazık ki önceki sahibi ilgilenmeyip toprağı verimsiz hale getirdiği için, Palmaz ailesi işe baştan başlamayı tercih etmiş.
Önce 4 bin 900 toprak sondası ile arazilerinin tüm özelliklerini öğrenmeye başlamışlar. Bulguları doğrultusunda toprağı işlemeye ve ekime girişmişler. Tesislerinde hiçbir şeyin eksik olmasını kabul etmeyen aile, 3 yıl planlama ve 7 yıllık inşadan sonra Palmaz Vineyards’ı kurmuş. Şarap tesisinde 54 çalışan, iki şarap uzmanı görev alıyor ve yılda 9 bin 500 kasa şarap üretiyorlar. Bu şarapların büyük kısmı Cabernet Sauvignon ve Chardonnay üzümlerinden oluşmakta. Bir kısmı ise bağlarda yetiştirdikleri farklı üzüm çeşitlerinden geliyor.
Palmaz Vineyards firmasının toplamda 10 bin metrekarelik çalışma ve depo alanı var. Bu alanın büyük kısmı, bir Ay üssü gibi görünen yeraltı tesislerinde. Tesisin merkezinde 24 fermentasyon tankını barındıran kontrol merkezi bulunuyor. Fermentasyon tanklarının hepsi bilgisayar kontrolünde ve otomatik üzüm yükleme yapabilmek için, kaydırılabilen özel raylar üzerinde yer alıyorlar.
Fermentasyon merkezine girilince, kubbe tavana monte edilmiş ekranlar çalışmaya başlıyor ve her tankın durumu grafiklerle kolayca kontrol edilecek biçimde sunuluyor. Tüm süreçler Palmaz Vineyards için özel üretilmiş FILCS (Fermentation Intelligent Logic Control System) yazılımı ile idare edilmekte. Siz FILCS’e ne istediğnizi söylüyorsunuz, sistem tüm tankların ısılarını ve üretim sürecini kendi idare ediyor. Şarap uzmanları da istedikleri hatta istedikleri ince ayarı yaparak, şarap üretimini bir işten bir sanata dönüştürecek kararları veriyorlar. Eğer siz hiçbir oynama yapmazsanız, FILCS tüm bir şarap serisini kendi başına son aşamaya kadar getirebilir, tüm tesis buna göre otomatize edilmiş durumda.
Tesis yüzeyden 70 metre aşağıya kadar uzayan farklı seviyelerde bölümlerden oluşuyor. Bu yüksekliğin sebebi, şarapların fermentasyon sırasında yerçekimi etkisi ile olgunlaşmalarını sağlamak. Şarabın farklı seviyelerdeki dinlendirme fıçılarına aktarımı sırasında asla pompa kullanılmıyor. FILCS sistemi her tankta sesle yoğunluk ölçümü yapan özel sondaları 7/24 kontrol ediyor ve rapor veriyor. Her şarap tankının ısısı ve durumu toplamda 3,2 milyon noktadan ölçümlenebiliyor. FILCS sistemi tankları RFID ile tanıyor ve içindekinin ne olduğunu biliyor.
Üzüm bağları da yüksek teknoloji ile idare edilmekte. Her hafta uzaktan kumandalı bir uçan drone ile, 3 kilomtre yukarıdan tüm bağların kızılötesi ölçümleri yapılmakta. Tüm veri VIGOR (Vineyard Infrared Growth Optical Recognition) isimli sistemde birleştirilip, üzümlerin eşit şekilde büyümeleri, sulama durumu, yapraklardaki klorofil seviyeleri gözlem altında tutulabiliyor. FILCS de gerekli analizler için gözlem verilerini kolay anlaşılır grafik sunumlara çevirmekle görevli.
FILCS sadece basit bir gözlem aracı değil. Aynı zamanda öğrenebilen ve sorun çıkartabilecek noktaları önceden saptayabilen bir mekanizmaya sahip. Palmaz Vineyard sahipleri sistemin sorun çıkması muhtemel bir noktayı 30 saat öncesinden tahmin edebildiğini söyleyerek övünüyorlar. Ailenin sisteme bundan sonraki eklentisi, yaşlandırma süreci sırasında tüm tankları ayrı ayrı farklı yönlerden kontrol edecek ek bir algılama altyapısı olacakmış. Anlaşılan şarap üretiminde yenilikler bitmiyor.
Kaynak:https://www.xtrlarge.com/2017/09/18/gelecek-sarap-uretici-palmaz-vineyards/
İlk yorum yapan olun